login
Yazılar
Kristine Serdcenianın ESÜ ile sanal macerası 08/31/2011
Eğer anneniz veya babanız ermeni olsaydı ve siz Ermeni toplumu olmayan bir yerda yaşayıp Ermeni köklerinizi bulmayı ve Ermenice okumayı çok isteseydiniz ne yapardınız? New York’un Queens şehrinden Ermeni- Americanlı Kristine Serdcenian için bu çok önemli bir mesele idi. Mastırını Pace Üniversitesinde, Öğretim üzerine yaptı, ve şimdi Children Harlem Zone- College Success ofisde kolej müşaviri ve idare yönetici olarak çalışıyor. Kendinden büyük bir kız kardeşi ve erkek kardeşi olan Kristin evin en küçük çocuğu. Ermeni babasının ailesi İstanbuldan ve Ordudan, annesi ise İrlandalı.Yaşı geldığınde Ermeni veya Pazar okuluna gitme şansı olmadı, çünkü yaşadığı yerde- Waterville’de böyle bir imkanı yoktu. Ama Kristin Ermeni meselelerine karşı çok ilgi duyuyordu, bilhassa orta okulda kimlik sorularını anlamaya başladiği zaman. Ve böylece genç yaşlardan Kristin kendi kimliğini oluşturmaya başladı. Kristin şöyle söylüyor: “Benim yaşadığım yer çok- kültürlü değildi, ve diğer çocuklar bana farklı olduğumu açıkça hissetiriyorlardı. Bana okula götürdüğüm yemeklerden, herkesden farklı görünüşümden, yabancı soy ismimden soruyorlardı. Bu sebepten dolayı küçük yaşlarda anneme ve babama sorular sorduğumda, hayatımda olanları anlamaya çalıştığımda, onlar hep bana Ermeni olmanın gururu ile besliyorlardı”. Yarı- Ermeni olan sınıf arkadaşı ile Kristin arkadaşlarına Ermeni tarihi öğretmek için gösteriler sergiliyordu. İlk defa sosyoloji okumak için Brown Üniversitesine gittiği zaman sıkça Providensdeki Ermeni kilisesine gidiyordu. Aynı zamanda Üniversite kampusunda Ermeni Öğrenciler Derneğini kurdu.Ancak dil ve gelenek hakkında bilgisi olmadığı için Ermeni topluma dahil olmak kolay değildi. 2008 yılında Kristin Ermeni Gönüllüler Korpus katılımcısı olarak, Birthright Armenia proje çerçevesinde ilk defa Ermenistana geldi. Birkaç ay Kristin Erivanda konuksever bir aile ile yaşadı, ve pratığını Counterpart International’da yaptı. Kristin şöyle söylüyor: “Ülke gerçekten çok güzel idi, ama dili bilmediğim için alışmak çok zordu”. Kristin Ermenistan’da 3 ay kaldıktan sonra Ermenice okumak ve anlamak için temel sağladı. “Bir kez daha Ermenistana gelmeyi çok istiyorum. Toprak ile bağ hissediyorum, ve bunun yanısıra Ermenice bilgilerimi kullanmak ve genişletmek istiyorum”. New York’a döndükten sonra Kristin Ermenistan’da Ermenice’de ulaşdığı seviyeyi korumak için fırsat aramaya başladı. Tam da bu zaman Birthright Armenia mezunlarından birinin sayesinde Ermeni Sanal Üniversitesini keşvetti ve ESÜ Batı Ermenice kursuna kayıt yaptırdı. Kristin üç akademik dönem geçmiş- yeni başlayanlardan orta seviyeye kadar. “, Sık sık Ermenice konuşma ve düşünme fırsatım olmadığı için ESÜ ile Ermenice okumak istedim. Ben Ermenistan’da bulduğumu kaybetmek istemiyorum. Okumada ve yazmada ilerlemem, ve genel olarak dil okuma yeteneğim kendi başıma okumaya yardım ettiler”. Kristin şöyle söylüyor: “ESÜ kadrosu, online öğretmenler ve mezunlar arasında olan işbirlik projenin yüksek kalitesini ve görevini devam ettirme yeteneğini ispatlıyor. Ermeni Sanal Üniversite öğrencisi olmak benim için gerçekten bir zevk idi. Üç akademik dönem sırasında online öğretmenim Marina Khaçadurian bana büyük tecrübe verdi. Benim gibi Ermeni toplumu olmayan bir yerden gelen insanlar için bu online derslerin çok büyük değeri var”. Doğu Ermenice kursalrını bitirdikten ve iyi seviyeye ulaşdıktan sonra Kristin ESÜ tarih derslerine de katılmayı düşünüyor. Kristinin büyük tecrübesi, Queens’de yaşayan ablası dahil bütün arkadaşlarına ve yakınlarına üniversitede kurslar almalarını tavsiye etmesine motive etti. Ermenistana yaptığı ziyareti anımsarken, Kristin orada dil engelinden nasıl acı çektiğini hatırlıyor. “Bence Ermenistana ziyaret eden gönüllülerden Ermenice konuşmayı ve anlamayı becerebilenlerin büyük avantajı vardı, çünkü onlar arkadaşlıklar kurabilip, kendilerini yabancı hissetmiyorlardı. Şimdi Ermenistana geri döndüğümde farkı görmeyi çok isterim, konuşmayı, anlamayı ve böylece topluma dahil olmayı başarabilirsem çok sevinirim”.